T.C.
YARGITAY
- Hukuk Dairesi
Esas No: 2025/2011
Karar No: 2025/4186
Karar Tarihi: 27-03-2025
TAPU İPTAL VE TESCİL DAVASI – KAMULAŞTIRMA TEBLİGATI HİÇ YAPILMADIĞINDAN VE BU HALİYLE GEÇERLİ BİR KAMULAŞTIRMA
İŞLEMİNDEN BAHSEDİLEMEYECEĞİNDEN DAVANIN REDDİNE KARAR VERİLMESİNDE USUL VE ESAS YÖNÜNDEN KANUNA AYKIRILIK
GÖRÜLMEDİĞİ – HÜKMÜN ONANMASI
ÖZET: Somut olayda, tespit edilen kamulaştırma bedeli nedeniyle mal sahibine başka yerden taşınmaz
mal verilerek ve tahsis edilen bu taşınmaz için ödenmesi gereken bedel kamulaştırma bedelinden
mahsup edilerek ödendiğine dair dosya içerisinde belge bulunmadığı gibi, bu kabul edilse bile 6830
sayılı Kanun’un 13 üncü maddesi uyarınca kamulaştırma tebligatı hiç yapılmadığından ve bu haliyle,
geçerli bir kamulaştırma işleminden bahsedilemeyeceğinden davanın reddine karar verilmesinde usul
ve esas yönünden Kanuna aykırılık görülmediğinden davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun
esastan reddine karar verilmiştir. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin
birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. Bu sebeple hükmün
onanmasına karar verilmiştir.
(6100 S. K. m. 369, 370, 371) (6830 S. K. m. 7, 13, 17)
Taraflar arasındaki 6830 sayılı İstimlak Kanunu’nun (6830 sayılı Kanun) 17 nci maddesine dayanan
tapu iptal ve tescil istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince
davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince
başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve
diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar
verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler
incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Eskişehir ili, Han ilçesi, … Mahallesinde bulunan 26
parsel sayılı taşınmazın orman olarak Hazine adına kayıtlı olması gerekirken davalı taraf adına kayıtlı
olduğunu, Eskişehir ili, Han ilçesi, … Mahallesinin yerinde kalkındırılmasının mümkün olmaması
nedeni ile 12.6.1972 tarihli ve 7-4552 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile kamulaştırılmasına karar
verildiğini Afyon Valiliğince kurulan istimlak komisyonu tarafından takdir edilen bedellerin Afyon
Ziraat Bankası İskan Müdürlüğü hesaplarına aktarılmak üzere yatırıldığını, Afyon Toprak İskan
Müdürlüğünün 14.02.1983 tarihli ve 224 sayılı Daire Başkanlığına göndermiş olduğu yazısında;
Bolvadin ilçe merkezinde bir yer kamulaştırılarak imar planı yapıldığı, hak sahiplerine 148 adet konut
yapılarak teslim edildiği ve her aileye ortalama 20 şer dönüm tarım arazisi de verilerek tarımsal iskanın
gerçekleştirilmiş olduğunun anlaşıldığını, iskanın gerçekleştirilmesinden sonra hak sahiplerinin
kamulaştırılan mesken ve arazileri terk etmeleri gerekirken terk etmediklerini, köy tüzel kişiliğinin
kaldırılması gerektiği hâlde, kamulaştırılmadığını, kamulaştırılan mahalle içinde ev, ahır ve
f
samanlıkların bulunduğu ve asıl önemlisi parsellerin orman olarak Hazine adına tescillerinin
yapılmadığı görüldüğünden, davalı taraf adına kayıtlı bulunan taşınmazın orman olarak Hazine adına
tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı taraf süresinde cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Eskişehir ili, Han ilçesi, …
Mahallesinin tamamının kamulaştırılmasına ilişkin yapılan kamulaştırma işlemlerinin,
kamulaştırmanın yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan kanun ve yönetmelik hükümlerine göre
yapılmadığı, kamulaştırma işleminin taşınmazın kamulaştırma tarihindeki malikleri adına noter
marifetiyle tebliğ edilmediği, ilanen tebliğ edilmiş ise gazete ile ilanen tebliğinden önce adreslerinin
6830 sayılı Kanun’un 7 nci maddesinde yazılı mercilerden eksiksiz olarak araştırıldığına dair herhangi
bir bilgi ve belge sunulmadığı, açılmış bulunan ve Mahkemenin 2017/134 Esas sayılı dava
dosyasından celbedilen istimlak bedelinin tenkisi dava dosyalarının fiziki olarak bulunamadığı,
gerekçeli kararların incelenmesinde birçok dava dosyasının ölü kişi aleyhine açılmış olması sebebiyle
davaların reddedildiği ve davalıların yokluklarında davaların görüldüğü, karar suretlerinin
okunamadığı ve kararların usulünce kesinleştirmelerinin yapılmadığı, Bolvadin Tapu Müdürlüğünden
celp edilen tapu cevaplarına göre yapılan kamulaştırma işlemlerine karşılık olarak verildiği anlaşılan
taşınmazlar tespit edilmiş ve kamulaştırma bedellerinin iskan fonuna aktarılmasına dair
muvafakatname sunulmuş ise de yukarıda anlatılan sebeplerle hak sahiplerine usulünce yapılmış bir
kamulaştırma işleminden söz edilmeyeceğinden tescil talebinin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf
isteminde bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı idare istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz hakkında geçerli kamulaştırma
işlemlerinin yapıldığını davalı tarafça kamulaştırma bedellerinin iskan fonuna aktarılmasına dair
muvafakatname verildiğini, bunun tebligat yerine geçtiğini kamulaştırma işleminin davalı taraf ya da
mirasçısına tebliğ edildiğini ancak aradan geçen süre zarfında bu belgelerin saklanmasının mümkün
olmadığını, tüm bu nedenlerle davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı idare, taşınmaz
hakkında yapılan kamulaştırma işlemleri sırasında belirlenen kamulaştırma bedelleri karşılığında, tapu
maliklerine, başka bir yerden arsa tahsis edilerek bedellerinin ödendiğini ileri sürmüş ve buna yönelik
tahsis edilen taşınmazlara ilişkin 1982 tarihli tapu kayıtları ve kamulaştırma bedellerinin iskan fonuna
aktarılmasına dair tapu maliklerince verilen muvafakatnameler sunmuş ise de dava konusu taşınmaza
ilişkin idarece tespit edilen kamulaştırma bedeli nedeniyle mal sahibine başka yerden taşınmaz
verilerek ve tahsis edilen bu taşınmaz için ödenmesi gereken bedelin kamulaştırma bedelinden mahsup
edilerek ödendiğine dair dosya içerisinde belge bulunmadığı gibi bu işlem ve belgelerin kamulaştırma
işleminin tebliği mahiyetinde sayılamayacağı, Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin istikrar kazanmış
içtihatlarına göre; kamulaştırma işleminin kesinleşmiş olmasının … koşulunun mal sahibine geçerli bir
kamulaştırma tebligatı yapılması ve bu tebligattan itibaren belli süre içinde dava açılmaması olduğunu
kamulaştırma bedelinin ödenmiş olmasının kamulaştırma işlemini tek başına geçerli hale
getirmeyeceği bunun tek istisnasının ise usulüne uygun olmasa da mal sahibine kamulaştırma
tebligatının yapılmış olması olduğu, kamulaştırma bedeli ödenmiş olması şartı ile mal sahibine usulüne
uygun olmayacak şekilde kamulaştırma tebligatı yapılmış ise ancak bu durumda kamulaştırma
işleminin kesinleştiğinden bahsedilebileceği, somut olayda, tespit edilen kamulaştırma bedeli nedeniyle
mal sahibine başka yerden taşınmaz mal verilerek ve tahsis edilen bu taşınmaz için ödenmesi gereken
bedel kamulaştırma bedelinden mahsup edilerek ödendiğine dair dosya içerisinde belge bulunmadığı
gibi, bu kabul edilse bile 6830 sayılı Kanun’un 13 üncü maddesi uyarınca kamulaştırma tebligatı hiç
yapılmadığından ve bu haliyle, geçerli bir kamulaştırma işleminden bahsedilemeyeceğinden davanın
reddine karar verilmesinde usul ve esas yönünden Kanuna aykırılık görülmediğinden davacı idare
vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz
isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf başvuru dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri
tekrar ederek temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1.Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın 6830 sayılı Kanun’un 17 nci maddesi uyarınca tapu kaydının
iptali ile davacı idare adına tesciline ilişkindir. - Değerlendirme
- Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri
Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan
sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. - Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere,
uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava
şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun
olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte
görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun
Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca
ONANMASINA,
Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
27.03.2025 tarihinde oybirliğiyle karar verildi